İş hayatında başarıyı ölçümlemek için metrikler büyük önem taşıyor. Bu durum dijital pazarlama ve onun önemli başlıklarından biri olan e-posta pazarlama için de geçerli. E-posta bildirim ve kampanyalarını ilgili metriklerden takip edip, daha iyi sonuçlar almak pazarlamacıların görevleri arasında geliyor.

Bu yazımızda eposta pazarlama için 8 önemli metriği derledik. Bu metrikleri yakından takip ederek daha etkin bildirim ve kampanyalara yelken açmak mümkün. Veri, eposta pazarlaması için de başarı ya da başarısızlığı işaretliyor.

Tıklama Oranı (Click Through Rate)

Gönderdiğiniz epostalar içine koyduğunuz linkler kitlenizin istediğiniz adreslere yönlenmesini sağlar ve istediğiniz aksiyonları aldırma yönünde sizin için faydalı olur. E-postalar için tıklama oranı; e-postalarınızdaki linklere tıklayan kişi sayısının toplam ulaştırılmış e-posta sayısına bölünmesi ile elde edilir. Çıkan sayıyı yüz ile çarparak tıklama oranını elde etmiş olursunuz. Tüm pazarlamacılar tıklama oranının yüksek olması için çaba gösterirler. Bu yüzden linklerin buton tarzı ilgi çekici görsel ögelerle sunulması gibi yöntemler uygulanır.

Açılma Oranı (Open Rate)

E-posta gönderiminin temel hedefleri arasında karşı tarafla bir bilgi paylaşmak, bir aksiyon almasına teşvik etmek gelir. Tabii ki bunun sağlanması için de karşı tarafın gelen e-postayı açması gerekir. Açılma oranı bu açıdan e-posta pazarlamanın en temel metriklerinden biridir. Açılma oranı, toplam açılmış olan e-posta sayısının toplam karşıya ulaşmış e-postası sayısına bölünmesi ve çıkan sayının yüzle çarpılması ile bulunur. Açılma oranı ne kadar yüksek ise e-posta bildirimi ya da kampanyası o kadar geniş bir kitlenin ilgisini çekmiş demektir.

Ulaşmama Oranı (Bounce Rate)

E-postalar zaman zaman çeşitli sebeplerden dolayı karşı tarafa ulaşmayabilir. Ulaşmama oranı karşı tarafa ulaşmayan e-posta sayısının ulaşan e-posta sayısına bölünmesi ve çıkan sayının yüz ile çarpılmasıyla ortaya çıkar. Bounce denilen ulaşamama sorunu hard bounce ve soft bounce olarak ikiye ayrılır. Hard bounce söz konusu ise eposta karşı tarafa hiç bir zaman ulaşmayacak demektir. Bunun sebepleri böyle bir e-posta adresinin olmaması ya da alıcı sunucusunun e-posta alımını bloklaması olabilir. Soft bounce için ise sayısız sebep sayabiliriz. Gelen kutusunun dolu olması, alıcı sunucusunda sorun olması, e-postanın MB olarak çok büyük olması, içerikle ilgili bloklanma, alıcı sunucundaki anti-spam, anti-virüs gereksinimlerine uyumsuzluk  gibi nedenler soft bounce’a yol açabilir. Özellikle SmartMessage gibi profesyonel platformlar hardbounce durumunda ilgili e-postaların listeden temizlenmesini sağlayarak ileriki gönderimlerin daha başarılı olmasına destek verirler.

Dönüşüm Oranı (Conversion rate)

E-posta gönderilerinizde net bir hedef koyarak dönüşümleri takip edebilirsiniz. Örnekle dönüşüm hedefiniz e-postadan giden bir linkle bir formun doldurulması, bir ürünün alınması gibi spesifik hedefler olabilir. İşte bu hedefi tamamlayan kişi sayısının toplam ulaştırılmış e-posta sayısına bölünmesi ve yüzle çarpılması bize dönüşüm oranını verir. Burada da pazarlamacıların görevi dönüşüm oranını yukarı çıkarmaktır.

Liste Büyüme Oranı (List Growth Rate)

Pazarlamacılar e-posta listelerini sağlıklı bir şekilde büyütmeye çalışırlar. Büyüyen liste daha fazla kişiye ulaşma şansı verir. Bunu yaparken de bilinmedik kaynaklardan e-posta adresleri eklemek yerine izinli, kaynağı belli olan metodlarla ilerlemek önemlidir. Liste büyüme oranını hesaplamak için önce üyelikten çıkmış kişi sayısı ile e-postaları şikayet eden ya da spam olarak işaretleyen kişilerin sayısı toplanır. Bu toplam yeni üye sayısından çıkarılır ve toplam üye sayısını bölünür. Çıkan sayıyı yüzle çarptığınızda liste büyüme oranını elde etmiş olursunuz. Bu sayıyı da istikrarlı bir şekilde yüksek tutmak pazarlamacıların uğraştığı konuların arasında gelmektedir.

Eposta Yönlendirme ve Eposta Paylaşımı Oranları (Forwarding Rate)

E-postalarınıza yönlendirme ya da paylaşım butonu koymak daha fazla kişiye ulaşmanıza yardımcı olur. Forwarding rate işte bu linklere tıklama sayısının toplam ulaştırılmış eposta sayısına bölünmesi ve 100 ile çarpılması ile bulunur. Bu oranı yükseltmek özellikle e-posta kitlenizi genişletmek adına önemlidir.

Toplam Yatırım Getirisi (Overall ROI)

Toplam yatırım getirisi sadece e-posta için tüm pazarlama kanalları için kullanılan önemli bir metriktir. Yatırımınızın size ne kadar karlı bir şekilde döndüğünü ortaya çıkarmaya yarar. Yani toplam ekstra satışınızdan ilgili kampanya için yaptığınız yatırımı çıkarır çıkan sayıyı ilgili kampanya için yaptığınız yatırıma bölersiniz. Yüzle çarptığınızda çıkan oran toplam yatırım getirinizi gösterir. E-posta, ROI açısından en karlı kanallar arasında gelmektedir.

Abonelikten Çıkma Oranı

Pazarlamacılar hiçbir zaman e-posta listelerinden abone kaybetmek istemezler, ama bu kolay da önlenebilecek bir durum değildir. Abonelikten çıkma oranını gönderdiğiniz e-postadan sonra abonelikten çıkan sayısını toplam abone sayısına bölerek hesaplayabilirsiniz. Burada mümkünse en düşük sayıya ulaşmak, hatta sıfır abonelikten çıkma sayısı yakalamak pazarlamacıların uğraştığı konular arasında gelmektedir.

Zaman Dilimine Göre E-Posta Etkileşimi (Engagement Over Time)

SmartMessage raporlarının da önemli bir özelliği olan zaman dilimine göre e-posta etkileşimi size kitlenizin hangi gün ve saat dilimlerinde e-postalarınızla ilgilendiği konusunda ipuçları verir. Böylece ileriki gönderimler için daha etkin gönderim tarih ve zamanları tercih edebilirsiniz.

Read time (E-posta okumaya ayrılan zaman)

Yine SmartMessage gibi profesyonel platformlarda bulunan önemli bir raporlama özelliği kullanıcıların e-posta okumaya ayırdığı zamanın gösterimidir. Bu metrik sayesinde üyelerinizin e-postalarınıza ne kadar ilgi gösterdiğini anlayabilir, özellikle içerikle ilgili geliştirmeler yapabilirsiniz.

E-posta pazarlama konusunda sorularınız için bize ulaşabilirsiniz.